celal yıldız uzaktan eğitim bodrum haber kdv iadesi
Ana Sayfa Güncel 20 Mart 2021 392 Görüntüleme

Fuat Oktay: Türkiye, salgın sonrasının en önemli alternatif üretim merkezi olacak

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) kapsamında çevrim içi olarak düzenlenen “Ülke Strateji Diyaloğu Türkiye Toplantısı”na katıldı.

Oktay, burada özel konuk sıfatıyla açılış konuşmasını yaptı.

“TÜRKİYE DÜNYAYA ROL MODEL OLDU”

Türkiye’nin de tüm dünyayla birlikte salgından etkilendiğini anımsatan Oktay, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye, sağlık, sosyal güvenlik, dijitalleşme ve üretim de dahil olmak üzere her alanda ekonomimizin refahı ve direncine katkı sağlayan benzersiz bir başarı öyküsü yazdı ve pandemiyle mücadelede dünyaya rol model oldu.” ifadesini kullandı.

“ÇİN İLE TÜRKİYE POZİTİF BÜYÜME YAŞADI”

Oktay, Türkiye’nin salgın sürecinde birçok alanda olumlu bir görünüm çizdiğini vurgulayarak, “Milyonlarca işletmeyi ve hane halkını destekleyen ekonomik istikrar kalkanı paketimizle 2020’de yüzde 1,8 büyüme yakaladık. Bu, bizi G20 ülkeleri arasında ekonomisi büyüyen iki ülkeden biri yapıyor. Çin ile Türkiye pozitif büyüme yaşarken, gelişmiş ekonomiler önemli ölçüde küçüldü.” değerlendirmesinde bulundu.

Koronavirüs aşılamasında Türkiye’nin dünyada ilk 5’te yer aldığının altını çizen Oktay, “Bunun yanında kendi koronavirüs aşısını geliştirme çalışmaları yapan birkaç ülkeden birisiyiz. Yardım elini bu zor dönemde ihtiyacı olan ülkelere de uzattık ve 12 uluslararası kuruluş ile 157 ülkeye sağlık malzemesi gönderdik.” diye konuştu.

Oktay, salgın döneminin Türkiye’nin krizlere karşı hazırlığını gösterdiğine işaret ederek, “Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sağladığı dinamizm sayesinde değişen küresel koşullara sorunsuz uyum sağlamaya devam etmiştir.” dedi.

SALGIN SONRASINA İŞARET ETTİ

Oktay, hükümetin koronavirüsün getirdiği zorlukların üstesinden gelirken aynı zamanda yatırım, üretim, istihdam ve ihracat bazında sürdürülebilir ekonomik büyüme sağlayacak bir yol haritası oluşturmayı hedeflediğine dikkati çekti.

Uzun vadeli kalkınma hedeflerine ulaşmak amacıyla İnsan Hakları Eylem Planı ve Ekonomik Reform Paketi’nin açıklandığını hatırlatan Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yatırım ortamını ve öngörülebilirliği geliştirmek için gerekli tüm adımları atıyoruz. Türkiye, jeostratejik konumu, gelişmiş iş gücü, yüksek iç pazar potansiyeli ile dinamik ve rekabetçi özel sektörünün de yardımıyla salgın sonrasının en önemli alternatif üretim merkezi olacak. Yapay zeka, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik, büyük veri, veri madenciliği, robotik, siber güvenlik ve sensör teknolojileri gibi bazı alanları ‘öncelikli kritik teknolojik alanlar’ olarak belirledik.”

Yenilikçi faaliyetleri geliştirmek için Türkiye’nin gelişmiş imalat teknoloji ve servislerini teşvik ettiğinin altını çizen Oktay, “Koronavirüs sonrası dönemde Türkiye’nin, potansiyelini gerçekleştirmek için katma değeri yüksek, yenilikçi ürün ve servislerin üretimiyle bir başarı hikayesi ortaya koyacağını düşünüyorum.” ifadesini kullandı.

“AŞIYA EŞİT ERİŞİM OLMADAN KİMSE GÜVENDE OLAMAZ”

Oktay, koronavirüsün vekalet savaşları, düzensiz göç, ticaret ve enerji çatışmaları gibi mevcut küresel sınamaları derinleştirdiğine dikkati çekerek, küresel sorunların üstesinden gelmek için uluslararası toplumun iş birliğinin kilit öneme sahip olduğunu dile getirdi.

Bu çerçevede zenginler ve fakirler arasındaki artan eşitsizlik ve sağlık hizmeti ile aşıya ulaşımın önemli bir örnek olduğunu kaydeden Oktay, “Her ülkenin ve herkesin aşıya eşit erişimi olmadan kimse güvende olamaz.” uyarısında bulundu.

Oktay, “kimsenin geride bırakılmadığı bir dünya düzeninin” ancak küresel eşitsizliklerin giderilmesi ve dezavantajlı grupların hayat kalitesinin artırılmasıyla elde edilebileceğini söyledi.

“HÜKÜMET SİSTEMİNİ DEĞİŞTİREREK…”

Diğer küresel sorunlar arasında dijital eşitsizlik, iş niteliğinin dönüşümü ve dev bilişim teknoloji firmalarının kişisel verileri suiistimali gibi hususların bulunduğuna işaret eden Oktay, Türkiye’nin zamanlı bir şekilde kamu servislerinin dijitalleşmesine yoğun ve etkili yatırım yaptığını belirtti.

Oktay, küresel ısınma, bölgesel çatışmalar, düzensiz göç, salgın ile ekonomik ve sosyal krizlerin, yönetişim alanında da daha fazla belirsizliğe yol açtığına dikkati çekti.

Yenilikçi, hazır, esnek yaklaşımların belirsizliklerle baş etme konusunda önemli olacağını vurgulayan Oktay, “Türkiye’de biz de hükümet sistemini değiştirerek, tam da bunları uygulamaya koyduk.” dedi.

“ULUSLARARASI KURULUŞLARIN DÖNÜŞÜMÜ KAÇINILMAZDIR”

Diğer bir sorun olarak Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Avrupa Birliği (AB) gibi uluslararası kurum ve kuruluşların koronavirüs gibi krizlere, bölgesel çatışmalara ve düzensiz göçe hızlı cevap verememeleri olduğunu söyleyen Oktay, “Koronavirüs sonrası dönemde uluslararası kuruluşların dönüşümü kaçınılmazdır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ifade ettiği üzere, dünya beşten büyüktür.” açıklamasında bulundu.

Oktay, sınamaların çok ciddi olduğunu ve herhangi bir ülkenin tek başına üstesinden gelmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, uluslararası toplumun, salgının etkileriyle adil ve eşit şekilde mücadele etmek için bütüncül bir tutum benimsemesi gerektiğini dile getirdi.

YATIRIMCILARA TÜRKİYE ÇAĞRISI

Tek elden tedarik zinciri alışkanlığının, koronavirüs sonrası dönemde bölgesel tedarik zincirlerine doğru evrildiğine dikkati çeken Oktay, Türkiye’nin halihazırda Avrupa-Asya, Orta Doğu ve Afrika’da üretim merkezlerinden biri haline geldiğini belirtti.

Oktay, “Yatırımcıları ve iş camiasını Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya davet ediyorum.” diye konuştu.

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.